Yeniçağ Gazetesi : Ülke ithal samana ve çobana muhtaç!

Yeniçağ Gazetesi bu başlıkla çıktı

Samandan sonra sıra çoban ithalatına geldi

Türkiye tarım ve hayvancılıkta tamamen dışa bağımlı duruma geldi. Buğday, arpa, ayçiçeği, canlı hayvan, karkas et, saman derken, yere serilen tarım ve hayvancılık sektöründe çoban ithal etmeye hazırlanıyor.

DÜNYANIN kendi kendine yeten sayılı tarım ülkelerinden ve tarım hasılasında da bir dönem Avrupa birincisi olan Türkiye, 2007-2008 yıllarındaki kuraklığın ardından, AKP iktidarının uyguladığı yanlış tarım ve hayvancılık politikaları ile, özellikle tahılda, canlı hayvan, karkas et ve saman da ithalatçı ülke konumuna düşürüldü.

Tarım- hayvancılık üretiminde dışa bağımlı hale getirilen Türkiye’de, 2 milyon çiftçi sektörden çekilirken, birçok besici de hayvanları kesime göndererek, ağıllarını kapattı.. Her ne kadar destekleme politikaları izlense de hayvan yemindeki tırmanış, elektrik-su, akaryakıt, gübre gibi maliyetlerdeki artış çiftçiye ve besiciye havlu attırdı.

Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nı ele geçiren ithalat lobisine de sıfır gümrükle ithalat kapıları ardına kadar açıldı. Saman fiyatlarındaki tırmanışa karşılık Türkiye Bulgaristan’dan ve diğer bazı ülkeden saman ithal etmeye başladı.

2012 yılından bu yana Türkiye’de 25 bin tona yakın saman ithal edildi. Türkiye’nin saman ithalatında Bulgaristan pazarına ağırlık vermesiyle birlikte Bulgaristan’da da saman fiyatları 60 doları aştı.

Dönemin Tarım ve Hayvancılık Bakanı Bekir Pakdemirli’nin “Burası Demirperde ülkesi değil. Nerde ucuz bulursa besici oradan alır. Paramız var ki ithal ediyoruz” değerlendirmesi kamuoyunda günlerce tepkiye neden olmuştu.

İthalat lobisi, hem hayvan ürünlerinde hem tahılda çiftçiyi de besiciyi de kıskaca aldı. Hayvancılık ve tarımı bırakanlar büyük şehirlere işçi olarak göç edince son aylarda ise 30-40 bin lira maaşa çoban dahi bulunamaz oldu. Türkiye’de son yıllarda, aldıkları ücretlerle ve sayılarıyla “Afgan çobanlar” sıkça gündeme gelirken, hükümet çoban istihdamına ilişkin çalışmalar yapmaya başladı.

ANKA’ya açıklama yapan Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, Türkiye’nin acilen 150 bin çobana ihtiyaç duyduğunu belirterek, hükümetin Afganistan ve Türk Cumhuriyetleri ile yabancı çoban istihdamı için görüşmeler yaptığını bildirdi.

Güvenlik sorununa dikkati çeken Çelik, “Çalıştırılan yabancı çobanların gerçek kimlikleri bilinmiyor. Bunların bir suç kaydı var mı, aranıyor mu, bilmiyoruz. Adam kırmızı bültenle aransa bile biz bilmiyoruz. Hükümetin bu çalışmayı yapması bize de güvence verir” dedi.

Türkiye’deki Afgan çobanların bir süre çalıştıktan sonra alternatif işlere yöneldiğini anlatan Çelik, “Her sabah ‘işletmemizdeki çobanımız acaba kaçtı mı?’ korkusuyla uyanıyoruz. Dolayısıyla bu sektöre yatırım yapamıyoruz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de 40 bine yakın “Yabancı çoban” olduğu belirtiliyor. Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın birkaç gün önce yaptığı “Bugün 25 bin Afgan çoban gitse tarım, hayvancılık kalmaz” açıklaması, son yıllarda sıkça gündeme gelen Afgan çobanlar üzerinden yeni bir tartışma başlattı.

Bakan Bolat’ın açıklamalarına farklı çevrelerden tepki gösterilirken, TÜDKİYEB Genel Başkanı Çelik de ülkede çoban açığı bulunduğunu belirterek, yerli çobanların desteklenmesini istedi.

Başkan Nihat Çelik, “Sayın Bakan’a sektörümüze dikkat çekmesinden dolayı teşekkür ediyoruz. Bu açıklamaların hayvancılığın geliştirilmesine yönelik bir mesaj olduğunu düşünüyorum. Hayvancılık bitmez. Özellikle küçükbaş hayvancılık, bu ülkenin coğrafyasına uygun bir meslek dalı olduğu için asla bitmez” dedi.

Yerli çobanların desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, “Türkiye’de hayvan sayısı istediğimiz seviyede değil. Biz çoban bulmakta sıkıntı yaşıyoruz. Çobanlığın ismi değiştirilerek ‘sürü yöneticiliği’ yapıldı. ‘Sürü yöneticiliği’ mesleğinin sevdirilmesi ve özendirilmesine yönelik bir adım atılmıyor. Çobanların sosyal güvencesi sağlanmalı. Şu an 5-6 aylık çoban desteği sağlanıyor ama bu yeterli değil. Bu destekler 12 aya yayılmalı” şeklinde konuştu.

Çelik, yabancıların, kayıtları ve güvenceleri olmadan çalıştırılmasına izin verilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Haber MERKEZİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir